“`html

Gökova’daki Fırkateynler ve İki Çarpıcı Fotoğraf

Gökova’da, evimin tam karşısında Deniz Kuvvetleri’nin fırkateynleri yeniden dolaşmaya başladı. Bu durum, bölgedeki yerleşimciler için artık pek de yabancı değil.

Fırkateynlerin görünmesi, Cumhurbaşkanı’nın Okluk Koyu’nda tatil yaptığı ya da yapacağı anlamına geliyor. Okluk Koyu’nun, Cumhurbaşkanları için bir tür siyasi meditasyon ve derin düşünme yeri olduğunu düşünüyorum.

Bir Fırkateyn ve O Korkunç Fotoğraf

Evimden fırkateynleri izlerken, son günlerde herkesin aklını kurcalayan o trajik fotoğraf karşıma çıktı.

Bu fotoğraf, İkinci Dünya Savaşı sırasında savaş esirlerinin taşınışını hatırlatıyor. İstanbul’da 16 milyon insan yaşarken, bir yıl önce seçimleri kazanmış olan belediye başkanlarına yapılan muamele gerçekten düşündürücü.

O anda, Panaroma’nın Mayıs ayı anketinin sonuçlarını da gözlerimin önüne getirdim. Uzun zamandır “Önemle takip ediyorum” dediğim araştırma şirketinin anketi, sınırlı sayıda sonuç sunabiliyor.

Bu Ayki Ankette Dikkat Çeken Üç Sonuç

Bu ayki anketten çıkan üç sonuç, TRT, AA ve yargı mensupları için oldukça önemli bilgiler içeriyor:

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TRT yöneticileri ve yargı mensuplarının bu bayramda bu sonuçları dikkate alarak bir değerlendirme yapmaları iyi olurdu. Belki bu, ülkedeki gerilimi azaltmanın bir yolunu sunabilir.

Öncelikle, İstanbul’un 1 milyon oy farkla seçilmiş Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve diğer CHP’li belediye başkanlarına uygulanan muamele ile başlayalım.

Mayıs Ayında Propaganda Patırtısı

19 Mart yargı darbesinin üzerinden neredeyse üç ay geçti. Bizim kuşak, 27 Mayıs davalarındaki olayları bile göremezken, şimdi bambaşka bir manzara ile karşı karşıyayız.

İmamoğlu gibi halkın oyları ile seçilmiş kişilere karşı yapılan bu muamele, TRT’nin “milletin radyo ve televizyonu” misyonunu sorguluyor. TRT, Yassıada duruşmalarındaki propaganda yetkilerini, bugün daha da öte bir araç haline getirmiş durumdadır.

İktidar medyasının tutumunu ise hiç saymıyorum; Ergenekon ve Balyoz dönemindeki kumpaslar gibi her türlü bilgiyle sansasyon yaratıyorlar.

Mayıs’taki Anket Sonuçları

Anket sonuçları şöyle:

Ekrem İmamoğlu‘na yönelik yargı sürecinin “siyasal” olarak değerlendirildiği görünüyor ve bu oran Mayıs’ta %54’e yükselmiş.
“Bu hukuki bir süreçtir” diyenlerin oranı ise %32’ye inmiş.
Bu yüzden, TRT ve iktidar medyasının ağır propagandası, tam tersi bir etki yarattı.

Yargı ve Basında Güven Sorunu

Mayıs ayında, Diyanet İşleri’ne güvenin bile altına düşerken, yargıya güven oranı %27,6 olarak tespit edildi. Her 10 bireyden yalnızca 2,7’si yargıya güveniyor.

Bununla birlikte, basın da en alt sıralarda kendine yer buluyor; her 10 kişiden sadece 1,5’u basına güven duyuyor. Düşünün ki, TÜİK bile basının önünde yer alıyor.

Halk Anayasa Mahkemesi’ne Güveniyor

Diğer yandan, halkın güvendiği bir yargı organı var: Anayasa Mahkemesi. İktidar tarafından tanınmayan bu kurum, halk arasında oldukça fazla güvenmektedir.

Kısaca, Ekrem İmamoğlu‘na karşı yapılan 19 Mart darbesi, toplumun vicdanında yer etmiyor. Ergenekon tarzı propaganda arttıkça, toplumda adalet anlayışı daha da sarsılıyor.

TÜİK ve Enflasyon Algısı

Cumhurbaşkanı’nın bayramda dikkat etmesi gereken bir diğer önemli nokta, TÜİK’in açıkladığı “Enflasyon düştü” verilerine kamuoyunun nasıl tepki verdiği.

Aynı dönemde halkın enflasyon beklentisi, %67,6’ya yükselmiş. Bütün bu olumsuz hava, toplumda inancın giderek azaldığını gösteriyor.

Anket, “Ekonomik sorunların kaynağı sizce nedir?” sorusunun yanıtlarını da içeriyor:

%33,9: Hükümetin ekonomik politikası
%28,9: İBB’ye yönelik operasyon
%22,9: Küresel ekonomik gelişmeler
%5,6: Diğer
%8,5: Fikrim yok

Kamuoyunun İhtiyaç Duyduğu Bir Çözüm

Belli ki halk, İBB’yi hedef alan siyasi davanın ekonomik olumsuz etkilerine vurgu yapıyor. Bu durum, “güçlendirilmiş başkanlık hükümeti” sistemi dolayısıyla yaşanan olumsuzlukları ortaya koyuyor.

Bayramda, İstanbul’un seçilmiş belediye başkanlarına karşı yapılan bu siyasi hamleler hakkında bir sebep daha düşünmek gerektiğini düşünüyorum.

Türk Kimliği Üzerine Düşünceler

Son olarak, Cumhurbaşkanı’nın “dindar nesil” projeleri hakkında merak uyandıran bir anket sonucu dikkat çekiyor. “Kendinizi hangi kimlikle tanımlıyorsunuz?” sorusu sorulduğunda, gelen yanıtlar oldukça ilginç:

Atatürkçülük en üst sırada:

%31,7: Atatürkçüyüm
%22,7: Milliyetçiyim
%11,1: Muhafazakârım
%7,9: İslamcıyım
%6,4: Ülkücüyüm
%6,3: Demokratım
%6,0: Sosyal demokratım
%4,3: Sosyalistim
%0,9: Liberalim
%2,7: Diğer

AKP’nin Yanlışları ve Toplumun Tepkisi

AKP, iktidara geldiğinden bu yana ciddi hatalar yapmakta. İktidarı, türban olayı ile ve İslami değerlere dayandırmaya çalışıyor. Ancak gerçek şu ki, yöneticilerin kötü politikaları bu duruma zemin hazırladı.

Son yerel seçimlerde görülen 12 puanlık kaybı da göz önünde bulundurmalıyız. Gaziosmanpaşa’da yaşanan bu düşüş, partinin içinde sorgulanmadan geçilmemeli.

Tarihi Fotograf ve Düşünceler

Bayram sürecinde bir başka değerlendirme konusuna geri dönmek istiyorum. Cumhurbaşkanı bayram mesajında birlikten bahsetti, ancak bu insanların muamelemizle ilgili izlenen politikaları düşündüğünde halk ne hissediyor?

İstanbul’un değerli belediye başkanına yöneltilen suçlamaların benzerlerinin, kendisine de 25 yıl önce yapılmış olması düşündürücü.

Gelecek Üzerine Sorular

Cumhurbaşkanı Erdoğan 70’ine yaklaşıyor. 23 yıllık iktidarında, başarılı olduğu yönler de mevcut. Ancak, bu bayramda “Benden geriye ne kalacak?” sorunu düşünmek önemli.

Meksikalı ünlü yazar Octavio Paz gibi, bayramların düşünmek için bir fırsat olduğunu unutmamalıyız. Okluk Koyu, bu tür derin düşünceler için harika bir ortam sunuyor.

Bayram Kutlamaları

Okluk’taki huzurlu anlarda, tüm Türkiye’ye güzel bayramlar diliyorum. Özellikle Silivri ve Edirne gibi yerlerde haksız yere tutuklanan yönetici ve çalışanların en kısa sürede adaletle buluşmalarını temenni ediyorum.

Bu bayram, haksızlıklara son verilmesi ve toplumda barışın sağlanması adına bir umut kaynağı olabilir. Kendimize bir kez daha düşünme zamanı ayırmalıyız.

“`