Tarım, gıda ve içecek sektöründe şeker zirvede! İlk 6 ayda 1 milyar 629 milyon dolar

Tarım, Gıda ve İçecek Sektörü İhracatı Yükselişte

Türkiye’nin tarım, gıda ve içecek sektörü ihracatı bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla %0,4 artarak 13,42 milyar dolara yükseldi. Bu verileri Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) tarafından hazırlanan Dijital Veri Paneli açıkladı.

Ocak-haziran döneminde Türkiye’nin tarım, gıda ve içecek ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre %0,4 artarak 13,42 milyar dolara ulaşırken, ithalat %21,91 artışla 12 milyar dolar seviyesine çıktı.

Sektör, söz konusu dönemde 1,42 milyar dolar dış ticaret fazlası oluştururken, birim ihracat değeri ton başına 1347 dolar olarak gerçekleşti, bu da %7,24’lük bir artış anlamına geliyor.

Geçen yılın aynı dönemine göre haziran ayı ihracatı %2,77 artışla 1,88 milyar dolara yükseldi.

En Fazla İhracat ve İthalat Yapılan Sektörler

Ocak-haziran döneminde en fazla ihracat 1 milyar 629 milyon dolarla şeker ve şekerli mamuller sektöründe gerçekleşirken, bunu sert kabuklu meyveler (1 milyar 240 milyon dolar), bitkisel yağlar (1 milyar 139 milyon dolar), yaş meyve (1 milyar 136 milyon dolar) ve balıkçılık ve su ürünleri sektörü (932 milyon dolar) takip etti.

İthalatta başı 3 milyar 92 milyon dolarla hayvan yemi çekerken, bunu bitkisel yağ (2 milyar 42 milyon dolar), kakao ve çikolata (1 milyar 424 milyon dolar), canlı hayvan ticareti (745 milyon dolar) ve un sektörü (641 milyon dolar) izledi.

En Popüler İhracat Ürünleri

İlk 6 ayda en çok ihraç edilen ürün fındık içi oldu. Fındık içi ihracatı 662,6 milyon doları aştı. Ardından ayçiçeği yağı rafine ihracatı (551,5 milyon dolar), buğday unu (428 milyon dolar) izledi. Fındık içi ihracatı %2,31 azalırken, buğday unu ihracatı %36,61 düşüş gösterdi ve ayçiçeği yağı rafine ihracatı %25,32 arttı.

En çok ithal edilen ürünler ise yaklaşık 1 milyar 36 milyon dolarla soya fasulyesi, 873,7 milyon dolarla kakao ve 793 milyon dolarla mısır dane oldu.

En Yüksek İhracat Yapılan Ülkeler

Tarım, gıda ve içecek sektörünün en çok ihracat gerçekleştirdiği ülkeler sıralamasında Irak 1 milyar 544,8 milyon dolar ile ilk sıradaydı. Bu ülkeyi Almanya (990,5 milyon dolar) ve ABD (905,3 milyon dolar) takip etti. ABD’ye yapılan dış satım %12,23 artarken, Irak’a ihracat %8,1, Almanya’ya ihracat ise %3,53 azaldı.

En çok ithalat yapılan ülke ise 1 milyar 434,9 milyon dolarla Rusya oldu. Bu ülkeyi Brezilya (1 milyar 343,2 milyon dolar) ve Ukrayna (1 milyar 212,9 milyon dolar) izledi.

Related Posts

Koç Holding’in 2 büyük şirketi milyarlık zarar etti

Arçelik, 2025 yılının ilk yarısında 4,07 milyar TL net zarar açıkladı. İlk çeyrekte 2,3 milyar TL zarar eden şirket, ikinci çeyrekte elde ettiği 3,4 milyar TL’lik net parasal pozisyon kazancına rağmen yılı dengeleyecek düzeye ulaşamadı. Geçen yılın …

Trump faizleri sabit tutan Fed Başkanı’na yüklendi: Çok geç kaldı, çok salak, tam bir ezik

ABD Başkanı Donald Trump, Fed tarafından faizlerin sabit tutulmasının ardından Fed Başkanı Jerome Powell’a yüklendi. Powell’ın ABD’ye trilyon dolarlara mâl olduğunu söyleyen Trump, “Çok geç kaldı, çok salak, tam bir ezik, bedelini ülkemiz ödüyor …

Söke’de Gıda İşletmelerine Denetim

Söke’de gıda güvenliği için işletmelere yapılan denetimlerde hijyen ve etiketleme kontrolü yapıldı.

New York borsası günü düşüşle kapattı

Kapanışta Dow Jones endeksi 200 puanın üzerinde gerileyerek %0,46 düşüşle 44.632,99 seviyesine geriledi. S&P 500 endeksi %0,30 düşüşle 6.370,89 puana ve Nasdaq endeksi %0,38 azalışla 21.098,29 puana geriledi. ABD ile diğer ülkeler arasındaki ticaret …

Aselsan ve Roketsan tedarikçilerinden Femsan konkordato talebinde bulundu

Aselsan, Roketsan başta olmak üzere birçok kritik yerli savunma sanayi projesinde yerlileştirme ve kalifiye etme aşamalarında görev alan Femsan Elektrik Motorları Sanayi ve Ticaret A.Ş ile aynı hissedarlara ait Mogeser ve Mopa Endüstriyel konkordato başvurusunda bulundu.

Korkmaz Karaca ezber bozdu: Osmanlı torunu ABD büyükelçisi

Korkmaz Karaca, Osmanlı kökenli ABD Büyükelçi adayı Tom Barrack’ın Türkiye için nasıl bir ‘kültürel köprü’ ve umut sembolü olabileceğini irdeliyor. Tarih, diplomasi ve ortak belleğin kesişiminde bir analiz kaleme aldı: “‘Bizden biri’ olmak diplomasiyi dönüştürebilir mi…”